DOLAR 38,0046 0.42%
EURO 41,1240 0.28%
ALTIN 3.676,06-0,08
BITCOIN 33599394.4577%
Sivas

KAPALI

SABAHA KALAN SÜRE

BİR AVUÇ TOPRAK MI? – Nevin KILIÇ

BİR AVUÇ TOPRAK MI? – Nevin KILIÇ

ABONE OL
Ekim 30, 2024 07:45
BİR AVUÇ TOPRAK MI? – Nevin KILIÇ
2

BEĞENDİM

ABONE OL

Aç gözlülük dipsiz bir kuyu gibi doymak bilmez. Dünyayı alsa bana mısın demez.  İhtiyacından fazlasını almak stoklamak sonrasında kullanamamak kadar acınası bir durum yoktur. Yaz gelir kış hazırlıkları, kış gelir yaz hazırlıkları telaşı alır gider. Öyle ki günler yetmez hazırlıkları yapmaya.  Yazdan başlarlar kışlık hazırlıkları. Buzdolaplarını, derin dondurucuları, kilerleri tıka basa yiyecekle doldururken gardıropları, giyinme odalarını kıyafetlerle ayakkabılarla dolduruyoruz. İhtiyacımızdan daha fazla eşyalarla gıdalarla dolduruyoruz evlerimizi ve depoları. Sığmayınca tıka basa istifleyenleri gördük. Evlerinde belki hareket edecek yer bulamayanlar vardır. Bir gün lazım olur düşüncesiyle aç gözlülükle yapılan bu istifler her açıdan zarardır.   Daha etiketini sökmediğimiz, modası geçen hata bize artık olmayacak küçük ya da büyük beden olan kıyafetlerle dolu. Kilo alıp verdiğimiz için çok kıyafetlere sıra gelmiyor giyemiyoruz.  Yemeye fırsatını bulamadığı yiyeceklerin son kullanma tarihleri geçiyor. Çöpe atılıyor. Onca emek para çöp oluyor. 

Evi ise eşyalarla dolduruyoruz. Eminim çoğumuzun evinde daha kullanmaya fırsat bulamadığımız elektronik eşyalar vardır.  Çoğu eşyayı birilerinde görüp ‘ay çok güzelmiş bende alayım diyerek’ almışızdır. Bir defa kullanıp bırakmışızdır. 

Öyle ki her eşyayı kullanamıyor sadece eşyalara hizmetçilik ediyoruz. Özenti içinde insanların ‘’evi dolu dolu her şey var’’ demesi için çabalıyorlar. Bir övgü için üstünlük gösterisi için her zorluğa katlanıyorlar. Sonuç ne?

En ufak yer sarsıntısı depremde her şeyi bırakıp canımızı zor kurtarıyoruz. Yanına kim evini yükleyip kaçabiliyor? Gece gündüz çalışarak yıllarca taksitini borcunu ödemeye çalıştığımız eşyalarımızı her şeyi bırakıp kaçıyoruz. 

Bina yıkılırsa altında çürüyüp gidiyor. Tabi içinde biz de yok isek. Eğer şanslı ve vademiz yetmedi ise her şeye sıfırdan başlanıyor. Bin bir zorluklarla hayatta kalmaya yaşamaya çalışılıyor. Onca emek onca para ise enkaz altında kalıp çöpe atılıyor. Yakın zamanda yaşadığımız deprem felaketinde şahit olmadık mı? İnsanların canın zor kurtarması enkazda kalan binlerce canları ve bin bir emekle ömürleri boyunca çalışıp didinip biriktirdikleri eşyalarının, mallarının, mülklerinin, evlerinin yok oluşunu görmedik mi? Eşyalar zaman içinde yerini alır ama ya o canlar geri gelebilir mi? Elbette gelmez telafisi olmaz. 

Ne kadar sofrayı donatırsanız donatın midenizin aldığı kadar yiyebilirsiniz. Kefenin cebi yok ki paranızı, altınlarınızı, eşyalarınızı yanınızda götürebilesiniz. 

Mezar ise boyunuz kadar 2 metre oraya villa lüks evlerde yaptıramazsınız. Üstünüze atılacak toprak ve dizilecek tahta ile 2 metrelik bez kefen. Ama sırtınızda öyle yük olur ki yaşarken yaptıklarınız işte götüreceğiniz en büyük servetiniz hazineniz bu. Sadece üzerinize atılan bir avuç toprak.

O zaman bu kadar aç gözlü olmanın, gereğinden fazla istiflemenin, stoklamanın biriktirmenin faydalarını ve zararlarını bir daha düşünmeniz gerekmez mi? 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.