DOLAR 36,3053 0.07%
EURO 37,8685 -0.17%
ALTIN 3.424,240,10
BITCOIN 34944332.64984%
Sivas
-7°

PARÇALI AZ BULUTLU

06:21

SABAHA KALAN SÜRE

BOZKURT İŞARETİNİN TARİHİ SERÜVENİ – Mehmet AVCI

BOZKURT İŞARETİNİN TARİHİ SERÜVENİ – Mehmet AVCI

ABONE OL
Kasım 20, 2024 19:50
BOZKURT İŞARETİNİN TARİHİ SERÜVENİ – Mehmet AVCI
2

BEĞENDİM

ABONE OL

Merih Demiral’in Türkiye ve Avusturya maçında “Bozkurt” yapmasıyla

birlikte ülke gündemine gelen “Bozkurt” selamının ya da işaretinin

kullanımıyla ilgili sosyal medyada, basında birbiriyle örtüşmeyen, çelişen

haber, yorum, değerlendirmeler hemen herkesin dikkatini çekmiştir.

Bilindiği gibi efsanelerimize, destanlarımıza, türkülerimize girmiş olan

“Bozkurt” Türk milletinin ezelden beri simgesi olmuştur. Prof. Dr. Ahmet

Taşağıl, söz konusu sembolün ilk olarak M.Ö. 174’te Vusun adlı Türk boyu

tarafından kullanıldığını belirtmektedir. Daha sonra da özellikle 4. ve 5.

yüzyıllarda “Bozkurt” simgesinin kullanımı Türk boylarında yaygınlaşmaya

başlamıştır. Yakın geçmişte de özellikle Türk milliyetçiliği düşüncesinin

gelişim safhasında tekrar kültür dünyamıza girmeye başlamıştır. 1927 yılında

Türk Ocağının, Türk Yurdu mecmuasının simgesi olmuş ve özellikle Türk

milliyetçileri tarafından benimsenerek birçok siyasi ve sosyal faaliyette

görünür olmaya başlamıştır. Atatürk döneminde paraya ve posta pullarına

basılan “Bozkurt” simgesi ülkücüler tarafından da benimsenmiş, ocakların

logolarında yer almıştır.

Bilindiği gibi siyasi hareketler kullandıkları simgelerin yanında

ideolojilerini ifade ettikleri düşünülen birçok el işareti de kullanmışlardır.

“Bozkurt”ta Ülkücülerin işareti olmuştur. Söz konusu işaretin ilk kullanımıyla

ilgili gazete, dergi ve sosyal medya haberleri incelendiği zaman aslı astarı

olmayan birçok haber, değerlendirme, yorum görülecektir. Bunlardan biri

“Bozkurt” işaretini Alparslan Türkeş’in 1991 yılında Gagavuz Türkü kızlardan

öğrendiği yönündedir. Önemi ve etkisi itibariyle ciddiye alınacak diğer

değerlendirme de Prof. Dr. Hanım Halilova’dan gelmiştir. Halilova, Başbuğ

Türkeş’in “Bozkurt” işaretini ilk kez 02.05.1992 tarihinde Bakü Azatlık

meydanında yapılan mitingde gördüğünü ifade etmiştir ve devamında bu

hadiseyi şöyle açıklamıştır. “Bozkurt işareti, MHP’nin işareti değil. Bu Türklük

işaretidir. Rusların simgesi ayıdır, Fransızların horozdur, İngilizlerin aslandır,

Türklerin simgesi bozkurttur. Başbuğ’a (Alparslan Türkeş) bunu ben öğrettim.

1992’de Azerbaycan’a geldiğinde Azadlıq Meydanı’nda 1 milyon insan onu

karşılamaya çıktı. Hepsi de Bozkurt işareti yapıyordu. Türkeş Bey sordu ‘Bu

ne işaretidir’ dedi, ben ‘Bu Göktürklerden gelen işarettir. Başbuğ Bozkurtişareti yapmaya çalıştı. Çok da beceremedi. ‘Bunu metalciler yapar, böyle

yapacaksınız’ dedim. O da beni kucakladı, güldü.”.

1980 yılı öncesinde nadiren de olsa elleri ile “Bozkurt” yapan

ağabeylerimiz olmakla birlikte Türkiye de yaygın bir şekilde kullanılması

1989 yılında Başbuğ Türkeş tarafından yapılmaya başlanmasıyla olmuştur.

18 Ocak 1992 tarihinde, Başbuğ Türkeş’in Azerbaycan ziyaretinden yaklaşık

beş ay önce, Bizim Ocak Sivas Şubesi tarafından düzenlenen “Gönülde

Birlik Gecesi”nde ocaklı gençlerin hemen hepsinin “Bozkurt” işareti yaptığı

görülmektedir (Hatta bu gecenin Youtube’da yayımlanan kaydına aşağıdaki

linkten ulaşabilirsiniz). Türkeş’in teşvikleri ile o yılların özellikle Bizim Ocaklı

gençler tarafından Türkiye’ye dalga dalga yayılmıştır. Prof. Dr. Hanım

Halilova’nın değerlendirmesi doğru olmasa da Başbuğ ile aralarında böyle bir

konuşmanın geçtiği ihtimal dâhilindedir. Muhtemelen Başbuğ, bahsi geçen

ortamda böyle bir Türk milliyetçisi hanımefendiyi mahcup etmemek için bu

konudaki kanaatini belirtmemiştir. Başbuğ Türkeş’in nereden esinlenip

Bozkurt yaptığı ile ilgili kesin bir kanaate sahip değilim. Bu “Bozkurt”

sembolünün yurt sathında yaygınlaşmasında Bizim Ocak Sivas mensuplarının

katkısı yadsınamaz.

Yüzlerce yıldır Türk milleti tarafından çeşitli vesilelerle simge olarak

kullanılan “Bozkurt”, unutulmaya yüz tuttuğu sırada yakın geçmişte tekrar

kültür hayatımıza girmeye başlamıştır. Özellikle Başbuğ Türkeş’in teşvikiyle

Ülkücü Hareket tarafından benimsenerek hemen her platformda kullanılması

neticesi Türk’ün sembolü olarak tüm toplum kesimlerince kabul görmeye

başlamıştır. Öyle ki bugün birbirine siyaseten tamamen zıt görüşteki Türk

gençleri de rahatlıkla “Bozkurt” yapmaktadır. Netice olarak “Bozkurt” işareti,

bir ideolojinin ya da partinin kalıpları içine hapsedilemeyecek kadar büyüktür

ve bütün Türklüğün sembolüdür.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.