DOLAR 38,2452 0.04%
EURO 43,9410 -0.06%
ALTIN 4.078,420,08
BITCOIN 3234955-0.2503%
Sivas
15°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

ÖZÜNDE TÜRK KADINI

ÖZÜNDE TÜRK KADINI

ABONE OL
Mart 28, 2025 10:10
ÖZÜNDE TÜRK KADINI
0

BEĞENDİM

ABONE OL

     Türk kadınları, eski Türklerde erkeklerle eşit konumda yaşam sürerlerdi. Türk toplumundaki göçebe yaşamın ortaya koyduğu ilkel bir demokratik gelenekle birlikte, inançları olan Şamanizm’den kaynaklanıyordu. Türklerin İslam öncesi dini olan Şamanizm de, erkek sadece bir kadınla evlenebilirdi. Yani tek eşlilik esastı. Toplumsal yaşamda erkekle kadınlar, iş bölümünde de erkekle her alanda eşit durumda görev alırlardı. Kadın hükümdar, vali, elçi, muhafız gibi erkeklere özgü bilinen birçok alanlarda çalışırlardı.

     Devlet yönetiminde, Hakan ve Hatun tüm kararları ortak sorumluluk içinde alırlardı. Günümüzde yasa olarak bilinen “emirname” ler, Hakan ve Hatun her ikisinin imza ve onayları olmadan uygulanamazdı. Başka ülkelerden gelen elçiler dahil, tüm kabul törenlerinde Hakan ve Hatun birlikte bulunurlardı. Savaşlarda gene kadınlarda, erkeklerde eşit şartlarda savaşlara katılırlardı. Tarihte ki ilk kadın devlet başkanları da Türk’tü. Delhi Türk Devleti’nde Raziye Sultan, Kirman Kutluk Devleti’nde Türkan Hatun en ünlüleridir.

     Türklerde haremlik, selamlık, erkeklerden kaçması ve kadının örtünmesi gibi gelenekler yoktu. Türk ahlak, adet ve gelenekleri hakimdi. Bu durum İslam dininin kabul edilmesinden sonra da orta Asya da büyük ölçüde devam etti. Fakat ilerleyen zamanlarda Türk toplumunda kadınların konumu, dinin getirmiş olduğu kurallarla eşitlikten tavizler verilerek ikinci planda olmaya başladı. Türk örf ve geleneklerinden uzaklaşılarak, din maskesi altında İran ve Arap kültürü etkisine girmeye başladı.

     Dinin bu etkilerine rağmen, Türkler Anadolu’da hatta Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarına kadar Orta Asya’daki, kadın –erkek eşitliğine dayalı gelenek ve örflerini büyük ölçüde korudular. Tek eşlilik hakimdi. Harem yoktu. Kadınların örtünmeleri Türk gelenekleri ile devam ediyordu. Kadınlarda örtünme olayı Fatih döneminde Bizans’ın etkisi ile başladı. Çok kadınla evlilik ve harem, saray çevresinde yaygındı. Türklerde İslam dini kabulü ile yerleşen kadındaki ötekileştirilme, şehirleşen topluluklarda çok daha fazla hakim oldu. Kırsalda köylerde ve göçebe Türkmenlerde Orta Asya gelenekleri yani kadın erkek eşitliği devam ediyordu.

     Tüm bu gelişmelerden sonra, Anadolu’ da Milli mücadele ve Ulusal kurtuluş savaşı verilenden sonra, Cumhuriyetin ilanı ile Atatürk Türk kadınını tekrar aslına Türk özüne döndürerek, toplumdaki eşit yurttaşlık haklarını verme mücadelesi başlatmıştır. Çünkü Atatürk toplum yaşamında kadınların toplum yaşamındaki başarılarına inanıyordu.

     Kadınların yok sayıldığı Osmanlı sonrası, Mecliste kadınların vatandaş sayılmasına bile karşı çıkan milletvekillerinin çoğunluğuna rağmen, Atatürk Türk kadının en ileri toplumlardaki yasal haklarına sahip olması için mücadele vermiştir. 5 Aralık 1934’de Türk kadınlarına seçme ve seçilme hakkına kavuşturulmuştur. Türk kadını bu haklara kavuştuğu zaman demokrasinin beşiği olan birçok ülkede kadınlar henüz bu haklara sahip değildi…

24 Mart 2025

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.